IQNA

Malezyalı ekonomist İslami finansmanın zorluklarını anlattı

9:29 - July 27, 2021
Haber kodu: 3473597
Saiful Azhar Rosly, "İslami finansman ahlaksız meselelerle (tefecilik gibi) lekelenmez. Ancak İslami finansmanın en büyük zorluğu, bu finansal sistemin temel ve ilkeli teorileştirmeden yoksun olması ve şu anda, özellikle fiyatlandırma tartışmasında İslami finansman, mevcut finansal sistemi takip etmektedir" dedi.

IQNA’nın raporuna göre, son yıllarda dünyada İslami finansman alanı ve aynı zamanda ileri teknolojilerin gelişmesiyle birlikte sadece İslam ülkelerinde değil, aynı zamanda İslam dışı ülkelerde ve bu ülkelerdeki Müslüman azınlık tarafından da iyi karşılanmıştır.

Bu, birçok uzmanın İslami finans sisteminin Batı ülkeleri de dahil olmak üzere birçok ülkede giderek geleneksel bankacılık sistemine rakip olacağına inanmasına neden oldu.

Öte yandan bu ekonomik sistemin ahlakı, varlıklarını ahlaksız alanlara yatırmak istemeyen gayrimüslimlerin İslami finansman sisteminin müşterisi haline gelmesine neden olmuştur.

Bu nedenler, İslami finans alanında büyük yatırımlar yapan Malezya gibi İslam ülkelerinde İslami finans sisteminin zorluklarını, güçlü ve zayıf yönlerini araştırmak için araştırma enstitülerinin kurulmasına yol açmıştır.

 ( International Centre for Education in Islamic Finance ) Uluslararası İslami Finans Eğitim Merkezi (INCEIF), 2005 yılında Bank Negara Malaysia (Malezya Merkez Bankası) tarafından İslami finans alanında beşeri sermayeyi Dünyayı Geliştirme düzeyinde artırmak amacıyla kurulan bu kurumlardan biridir. INCEIF, İslami finans alanında dünyadaki tek üniversitedir. INCEIF, Malezya hükümetinin yerel ve uluslararası toplum için İslami finansman alanında eğitimi teşvik etme girişiminin bir parçasıdır.

Merkezin uzmanlarından Dr. Saiful Azhar Rosly, Malezya ve diğer bazı Güneydoğu Asya ülkelerinin İslami finansmana yatırım yapmasının nedeni hakkında IQNA'ya verdiği röportajda, bu karşılamanın ana nedeninin sukuk arzı olduğunu söyledi.

Rosly, "Çoğunlukla sukuklar (İslami tahviller) yatırımcıları ve insanları cezbetmiştir çünkü sukuklar hem İslami hem de geleneksel yatırımcılar tarafından satın alınabilir" dedi.

Rosly şöyle devam etti: Halihazırda, özellikle fiyatlandırma tartışmasında İslami finansman, mevcut finansal sistemi takip etmektedir. İslami Şeriat temelli bankaların yönetim kurulu üyeleri, karmaşık finans ve bankacılık stratejileri ve risk alma konusunda çok az bilgiye sahiptir.

İslami finansmanın en büyük zorluğu

İslami finans uzmanı, Malezya'da İslami finans hizmetleri sunan kurumlar ve şirketler için devlet desteğinin sorusuna cevaben ‘’ Malezya'da bölge, İslami finansal hizmetleri desteklemek için yeni yasaların (IFSA Merkez Bankacılığı Yasası 2013) (SGPD 2019) yürürlüğe girmesi nedeniyle muazzam bir hükümet desteği aldı.’’ açıklamasını getirdi.

Rosly dünyada İslami finansmanın geleceği hakkında şunları söyledi: İslami Bankacılık (IB) finansmanı genişletmek için mevduat toplamayı bırakırsa, geleceği parlaktır. Mevduat modeli olan mevcut İslami bankacılık modeli, İslami bankaların fiili kiralama, Salam ve İstisna (alım öncesi sözleşmeler), ortaklık ve Mudaraba gibi geleneksel İslami sözleşmeleri kullanmasına izin vermemektedir. Çünkü bu sözleşmeler doğası gereği çok tehlikelidir. Bu sözleşmeler ekonomik büyümeye ve istihdama katkı sağlayabilecek gerçek sözleşmelerdir.

Dr. Saiful Azhar Rosly , ‘’Aynı zamanda bu sözleşmeler gelir açığını azaltabilir ve İslami bankacılığın istikrarını sağlayabilir. Bununla birlikte, dijital işlem yönetimi (DTM), İslami bankacılığın yüksek riskli işleri desteklemek için çok fazla sermayeye sahip olmasını gerektirir. Ancak çoğu İslami bankacılık sistemi, çoğu küçük bankalar olduğu için bunu yapamıyor.’’ dedi.

Bu finansman uzmanı açıkladı: Basel Düzenlemeleri (2007-09 mali krizine yanıt olarak Basel Bankacılık Denetleme Komitesi tarafından bankaların disiplinini, denetimini ve risk yönetimini güçlendirmek için hazırlanan uluslararası düzeyde kabul edilmiş bir dizi önlem) bankaların kendi kredilerinden yararlanmalarını gerektirmektedir. Yüksek riskli krediler daha yüksek sermaye gerektirir. Bunun nedeni, kredilerdeki / finansmandaki risklerin mevduat sahipleri değil, yatırım firmaları tarafından üstlenilmesi gerektiğidir, çünkü bu kişiler kendilerine yatırılan parayı riske atmazlar.

Rrosly son olarak şöyle söyledi: İslami bankaların tek çözümü, geleneksel sözleşmeleri güvence altına almak için yatırım hesabı bütçesini kullanmalarıdır. DTM, İslami bankacılığın kurucu babaları tarafından yanlış bir şekilde seçilmiştir. Bu, İslami bankaları esas olarak Tawarruq (alıcı ilk satın alma için gereken nakdi borç alır) gibi faiz getiren krediler olarak hareket eden borç sözleşmelerine bağımlı hale getirdi.

3981652

captcha